29 Temmuz 2013 Pazartesi

apollo 440 - stealth mass in fm dinlerken

merhaba.kozmik ışıklar altında dans edelim isterim. belinden tutup dönelim sonsuz boşlukta. ve ses yok. ve hava yok. öpebilirsin istersen kimse görmez merak etme.

merhaba. kozmik ışıklar altında dans edelim isterim. yer çekimi olmazsa daha rahat olur bedenler. daha yakın olur belki sarılırsın kaybolmamak için. yada sarılırsın beraber kaybolmak için. güneş patlar mesela neler görürüz düşünsene, dev halkalar. yıldızlar ölür. biz beyaz cüce olurken izlenmek gerek.

merhaba. kozmik ışıklar altında dans edelim isterim. kendinden başka şeyleri düşünmeli insan o anda. tutunacağın başka bir şey yoksa. öyle olur çünkü, alternatifsizlik de bir alternatiftir ve yalnızsan o boşlukta tek alternatif biz oluruz. ve sadece senin olurum ve sadece benim olursun. tanımadığımı biliyorum seni. ve daha tanımıyorsun beni. şimdiden yazıyorum sana görürsün diye. sesin çıkmaz merak etme. bir şey söylemen gereksiz olur. o an zaten tanışmış olacağız.

merhaba.kozmik ışıklar altında dans edelim isterim. ben sevmem aslında dans etmeyi beceremem de. ama genişleyen ve şekilsiz bir evrende başka ne yapılabilir ki? müziksiz dans ederiz vertical ve horizonal kanallarımız genişler o an. döneriz beraber sürtünmesiz ortamda. soğuk olur. çok soğuk olur. sarılırsın ısınmak için. daha önce yaşananlar önemsiz kalır. sonrasına bakarız. ısınmak için ne kadar sarılabilirsin kozmik ışıklar altında dans ederken?

merhaba. kozmik ışıklar altında dans edelim isterim. bekliyorum, hangi ırktan, dinden olursan ol. umrumda değil. yanımda ol. orada yalnız durulmaz çünkü. hem biz nefes diye çekmişiz yalnızlığı. evrende olmayışını farkettikten sonra zaten her şey küçük gelecek gözüne. "orada tanrı falan göremeyiz". uydulara çarpma dikkat et. ben sakarımdır tut kolumdan gerekirse. yanlış bir şey yaparsam kızma bana. nerede olursak olalım hala insanız. hataya meyilli zeki hayvanlarız. dans edelim görmediğimiz renklerin altında. beraber uçalım. ben yükselirsem bana yetiş. düşüşler acımasız çünkü. beraber düşeriz. ritmik olarak düşeriz. gerçi ben üşenirim belki düşmem ama seninle üşengeçliğim de kalmaz. daha tanımadığım sen. daha bilmediğim sen.

merhaba. boşver kozmiğini, ışığım ol da gel.

5 Temmuz 2013 Cuma

kahve

kocaman gözleri vardı.
kahveyle doldurulmuş içi
taze çekilmiş uzaklardan
son gemi kalktı bu gün el salla martılara

kocaman gözleri vardı.
saçları boğazımda
gökyüzünden asar beni
hiç anlamadı o aslında

şayet ben de anlamadım cümlelerim devrildi
yerine kim gelirse sen olmayacak.
dibimi görene kadar içmeliyim
yine de gözler kahveyle dolmayacak.

kocaman gözleri vardı
yine de göremedi, yazık.

22 Haziran 2013 Cumartesi

gel de

gel de beraber siyahı boyayalım.
gel de köpeklere şeker verelim.
gel de Mançurya'yı tanıyalım.
gel de gülsün her çocuk ve doysun
gel de güneşi sürelim
ama o yine doğsun

gel de yeşili seveyim, o kadar diyorum bak
gel de anlaşılsın yazılanlar
gel de anlayışsız kadın olma
kıpırdarım duramam yerimde
gel de bul beni evinde

yeter ki gel de
hem eylem hem bağlaç olarak de

20 Haziran 2013 Perşembe

saygılar

cama sarılı bir akşamüstüm var sana dinle
bende kalmış namazların
göndereyim mi istemediğin kadar?
inan ki hayat yaşamaya değmiyor.

şimdi gider yokluğumdan, korkma
yada yeni bir ben yaratırsın hayal dünyandan
deneyecek ve göreceksin olmadığını,
üzgünüm, çamurdan insan olmaz güzelim, affet.

şevkle yazılan her kelimem var
bıraksan güzel kokar tutsa kıskanır tutamaz
o yüzden mahşer günü kalabalık olur her yan
hazretinin annesiyle cehennemdeyim, saygılar

5 Haziran 2013 Çarşamba

sahip*III

sevgilerle diye başlamak istiyorum bu sefer. bitişinin başlangıcı olsun.

Kıskançlık, ruhun hastalığıdır. - John Dryden

şu blogu şu yazıları gözden geçiren biri der ki: kaç kere bitirdin ulan? bilemiyorum. biteremediğimi biliyorum orası net. emek var emek! her sevgide tutam tutam kimisinde okyanus kimisinde bir gözyaşı. emek var, saygı var yanında, bunlar önemli. güven var mesela tam ortasında saygının. güvenmediğine duyamazsın saygı, fiziğe-psikolojiye, mantığa ve her türlü sosyal ve formel bilimlere aykırı. insanın yaptıkları yapacaklarına garanti. bu zincirleme bir reaksiyon bu kimyasal bağların - gönül köprülerinin kopuşu.

sonsuz bir çığlığın uzayda yankılanmasını istedim. çığlığımı duy istedim. çığlığımı hisset girsin tüm damarlarından beyninde yer edinsin istedim. hava yoksa seste yoktur, bil isterim. bugün çocukluğunu gördüm değer verdiğimin bugün beni üzmeye çalışmasına üzüldüm yoksa amacına ulaştığından değil bu sözlerim. bil isterim tekrar; ve tekrar hatırladığımı bilmeni isterim: kadınların ilgi arayışı hiç bitmeyecek. bu ilgi bir başkasından görüldüğünde o tarafa kayacak etkilenecek belki hayran kalacak. ben isterim ki yapma. sana direnişim pasiftir sahip. tüm iyi niyetimle söylüyorum içini cız ettiren varsa koş git ben yerimdeyim. ve tüm kötü niyetimle söylüyorum, benden on kat kötüsüne bana olduğundan on kat daha aşık ol.

aşık ol ki sahip, benden on kat kötüsüne on kat daha fazla aşık ol ki, ezil. düştüğüm duruma düş. çığlıklar at duyulmasın sesin. fısıldaman olanaksız, küfürlerin geçersiz olsun.

ve sakın kimseye bir daha hiç aşık olamayacağını söyleme.

bugün 5 haziran 2013. bugün içimde büyük bir sıkıntı var. bugün görünen her sevdanın görünmeyen yüzüne,bir insanın ne kadar çirkinleşebileceğine şahit oldum. bugünü unutmayacağım.

kedilere bile mama verirken- bunu bana yapmayacaktın sahip.

bir insanı üzmek, inanmadığım her dinde, bildiğim ve bilmediğim her ideolojide ve ahlak kurallarında iyi değildir. üzme kimseyi. senin erdemini sorgulamak bana düşmez sahip, haşa!

ben sana gelirken kırbacımı atmıştım oysa ki..

eşya yerine koyma kimseyi, ayıptır. yazıktır. "kullanıp attım"a getirme sözlerini; zamana ihanet, paylaşınlanlara - yaşananlara ve yaşanmamışlıklara bir katil edasıyla sırıtmaktır. bil istedim sahip.

makul ölçülerde direniyorum sana. senleşmemek en büyüm gayem sahip. bana dediğin her söz bana verdiğin her söz ve tüm bu olan biten aklımda.

kendi halimden memnun değilim çoğu zaman, bilirsin paylaşırdım çoğunlukla. ve neye seviniyorum biliyor musun? ben sana değil sen sana yenildin sahip. her iktidar gibi her tiran gibi her eli kanlı asker gibi, düştün, düşeceksin. düşünce gel, ben yine kolundan tutup kaldırırım seni sahip. gocunmam. utanmam. sana kasalar dolusu sessiz kıskançlıklar gönderiyorum buradan, senin aksine mutlu ol diye. bilirim, sevgiyi kıskançlıkla doğru orantılı algılarsın. çünkü sen hep doğrusun sahip.

sen beni anlamazsın-anlamayacaksın; sen ayna kullanmazsın sahip.

her tarafım ayna olsa ne yazar, sen aynaya hiç bakamadın ki sahip.

çünkü her daim güzelsin, güzelliklerle kal.

4 Haziran 2013 Salı

bir isyan var bir isyan

bir buket sevda buyur ellerim çamurdur sevdiğim
lakin her limanda hiç sevgilim yoktur
başımın üstü yerindir! başa geçişin tiranlık
ve film aldım sırf dizimde uyu diye bilesin

tavrın ruhuma yük sesin içime hapiste
isa'nın çivisini ben almışım gibi
gelme üstüme öyle

7 Nisan 2013 Pazar

yeşil

sana göre sen yeşilsin
bana göre sen yeşilsin.
işte ipte burda koptu
ben yeşili sevmem, sen çok seversin

üzgün

öyle üzül ki üzüntünden ağlayama
kan çiçekleri topla çöllerden
uğra bana bırak kapımın önüne
bulamayınca beni öyle üzül ki ağlayama

sessizlik kesintisiz bir baş ağrısı
tam beyninin içinde hissedersin dokunsan
elini atıp görmek varken geleceği
göremeyince yanında üzüntünden ağlayama

mağdur olunan her sevdaya
her iklime ve her ideolojiye karşı
her evsizin dudağında şarabım ben ve
gel gör ki görünce üzüntünden ağlayama

iyi niyetim yok artık öldüyse melek
her sevgili yalancıdır, tüm iyi niyetim bu.
son iyiliğini yaptın, teşekkür ederim
kendini görünce; üzüntünden ağlayama

21 Mart 2013 Perşembe

keyfî

zihnimi kirlet bugün, benliğimin altına gidelim
şimdi sessizce bırakın tuttuğunuz dalları
yoksa yaşamak ne derece anlamlı,
deri diye giymişsen yalnızlığı?

hayat bağımlılığım var ne yazık ki
kurtulmam gerek tedavi olmalıyım!
bir istasyonda duran bir milyon kedi
bekler beraber mart trenini

o vakit bir rum ölürse patrikhanede
ben sevinmem vallahi sevinmem
yalnızdır belki de şimdi daha da mavi
yoksa unuttuk mu düzenli olarak seviyorum diyenleri

sessizliğimi perdele benim
çığlıklarım altın bir boynuzdandır
ben duyar ben korkarım ama alışırsın zamanla
derinine giymişsen yalnızlığı.